Başta ülkemizde sonucu merakla beklenen il İstanbul...
Dünyanın göz bebeği İstanbul... Sonucu sadece bizi ilgilendiren bu ilin seçilecek başkanını aslında tüm dünya merakla bekliyor. Nüfusu, marka değeri, ekonomiye katkısı, istihdama verdiği katkı, Tarihi ve kültürel yapısı dikkate alındığında ise dünya başkenti olan İstanbul tabiidir ki, diğer millet ve devletlerin de seçim sonucunu merakla beklemesine neden oluyor.
Dünyada bir çok devletten büyük olan bu Mega Kent ülkemizin dünyaya açılan penceresi olma sıfatı ile de büyük önem arz etmektedir. Bu nedenle gerek iktidar gerekse ana muhalefet bu göz kamaştıran şehri aklına getirdikçe nefesler tutuluyor, özel itina ile kampanyalar, programlar ile çeşitli hamlelerle bu şehri yönetmenin mücadelesini veriyorlar.
Ülkemizin Cumhurbaşkanlığı sistemine geçilmeden bir önceki Başbakanı mevcut TBMM Başkanı Binali YILDIRIM, bu nedenle hükümetin bu şehre aday göstermesiyle bu güzide şehrin önemi değeri bir kez daha ortaya çıkmış oldu...
Başarılı bir siyasi biyografisi bulunan siyasette deneyimli icraatlarda parmakla gösterilen YILDIRIM, Ulaştırma Bakanlığı yaptığı dönemlerde ise, bu şehre yaptığı yatırımlarla marka değer olarak bu ilin değerini üçe beşe katlayacak projelerinde baş mimarı denebilecek durumda olması onu bir adım önde gösteriyor.
Keza ana muhalefet partisi de bu şehri almak için mevcut siyasi partilerin hemen hemen tamamı ile ittifak yaparak mevcut adayı sıkıştırmaya çalışıyor. Çünkü bu şehri almak demek dünyada birçok devleti yönetmekten daha kariyerli. Çünkü bu şehir dünyanın göz kırptığı bir şehir. Çünkü bu şehir Ülkemizin ekonomik lokomotifi, çünkü bu şehir adeta ülkemizin küçültülmüş bir örneği. Şairin dediği gibi bir insanın ruhu bedenden ayrılınca nasıl ki bir şey ifade etmiyorsa, İstanbul’u Türkiye’mizden ayırdığımızda Ülkemizin ruhsuz bir şehre dönüşmüş olacağı muazzam bir benzetme.
Aşıklar şehri, her bir semti bir ömre bedel bu şehrimizin hükümetin ve ana muhalefetin adayları bu il için kıyasıya bir yarış içine girmiş durumdalar. Önümüzde birkaç gün sonra daha kıyasıya bir mücadele içine girilecek olup tek amaç bu kutsal şehrin yaşayanlarını ikna ederek oy alma yarışına girecek olmaları da bu şehrin yaşayanlarını özel kılıyor.
Bu nedenle, Siyasi çekişmelerden uzak durarak makul mantıklı düşünerek bu ilimizi yerel seçimle işbaşına gelerek yönetecek adayı her yönüyle değerlendirip oy verilmesinin daha hayırlı olacağını düşünüyor, siz İstanbul seçmenlerinin sağ duyu ile hareket edeceğini temenni ediyorum…
Bir sonraki köşe yazımda buluşmak dileğiyle, hoşça ve dostça kalın diyorum.