Ülkemiz yangın yeri. Her yer yanıyor, ormanlar yanıyor, ciğerimiz yanıyor, geleceğimiz yanıyor.
Havaların ısınmasıyla birlikte başlayan orman yangınlarının ardı arkası kesilmeden devam ediyor. Orman yangınları sıcaklık ve insan kaynaklı çıkıyor. Ormana atılan camlar,sigara yada yakılan ateşlerin tam anlamıyla söndürülmemesi yangına sebep oluyor.
Bilinçli olarak ormanlar yakılıp yok ediliyor. Yakılma nedeni sadece bir kaç blok beton yığını dikip ceplerini doldurmak. Gelecek nesillere bırakılan çölleşmiş bir dünya olacak. Bugün yitirilen her ağaç, yarın hayatımızın daha zor hale getirilmesi demektir
Daha anlaşılır olması için bir kaç madde halinde yazayım.
Ormanların azalmasının sonuçları:
>> Oksijenin azalmasıdır. Ağaçlar fotosentez yaparak canlıların ihtiyacı ola oksijeni üretir.
>> Erozyon riski artar. Çünkü ağaçlar erozyonu önler.
>> Ağaçlar havadaki oksijeni ürettiği gibi, ürettiği oksijeni de temiz tutar. Bu nedenle ağaçlar, yani ormanlar yok olursa hava kirliliği oluşur.
>> Ormanların yok olması madde döngülerini de etkiler. Madde döngüleri bütün insanlar için önemlidir. Madde döngülerinin ters gitmesi bütün insanların sonunu getirebilir.
>> Dünyadaki ekosistemin temeli ormanlardır. Ormanların yok olması bütün ekosistemi alt üst eder.
>> Çölleşme oranı artış gösterir.
>> İklim koşulları değişir. Bu da küresel ısınmaya yol açar.
Yani kısacası ormanların yok olması bir tür kelebek etkisidir. 1 ağaç bile kesilince oksijen oranı azalır. Oksijen oranının azalması tüketici canlıların oksijen kullanamaması demektir. Oksijen kullanamayan canlılar ölür. Yani nesli tükenir. Bir canlı türünün yok olması bütün besin zincirini bozar.
Birkaç gündür sıcaklardan dolayı bayılan ölen kişiler var. Yükselen binalar hava akışını engelleyip havanın daha sıcak olmasına neden oluyor.
Dün ''bir kaç ağaç için'' diyenler bugün bir ağaç gölgesine sığınmak için ağaç arıyorsa, ağacın ne kadar önemli bir kaynak olduğunu anlamamıza yeter de artar.
Her canlının hakkını korumak için mücadele etmeliyiz ki yarın da birileri bizler için mücadele etsin. Unutmayın bu bir döngüdür.
Torunlarımız ve gelecek nesil bizi hiç bir zaman affetmeyecek, her zaman utanç duyacakları bir geçmişleri olarak kalacağız. Bu gidişle gelecek nesil ağacı yeşili sadece filmlerde görecek.
Böyle bir utancın parçası olmamak için her canlıya saygı duyup korumayı bilmeliyiz.
Ağaçlarında bir canlı olduğunu unutmayalım. Bu canlılarla beraber yaşayan diğer canlıları da.
Yanan sadece ormanlar değil, İNSANLIĞIMIZ, GELECEĞİMİZ.
O halde ormanlarımıza sahip çıkalım, kendi sonumuzu kendimiz hazırlamayalım!