Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 8'inci Anadolu Medya Ödülleri töreninde konuştu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın konuşmalarından satır başları şu şekilde: Mahalli yerel medyamız insanımızın talep ve eleştirilerini aktarmada bir nevi sesi ve köprü görevi yapıyor. Anadolu medyası ne kadar etkili olursa demokrasi kültürümüz o kadar güçlü olacaktır. Siz değerli medya mensuplarımızın verdiği mücadeleyi en iyi bilenlerdenim. Anadolu yayıncılığının siyasi hayatımızda hep yanında olduk. Bundan sonra da size sahip çıkmayı sürdüreceğiz. Milletin karşısında kurumlanan ve konumlanan değil, milletin yanında dimdik duran siz kıymetli Anadolu medyasına kapımızın her zaman açık olduğunu ifade ediyorum. "Filistinli kardeşlerimizi savunurken aslında insanlığı savunuyoruz" Anadolu yayıncıları son 12-13 yılda kritik kavşakların tamamında takdire şayan duruş sergilediler. Sokaklarımızın ateşe verildiği Gezi olaylarında birileri gezici vandalları överken siz milletten yana tavır koydunuz. Darbe girişimine birileri çanak tutar siz milli iradenin sesi oldunuz. 15 Temmuz'da birileri bekle gör tavrı alırken siz demokrasimizi korkusuzca savundunuz. Demokrasimize destek olduğunuz için her birinize teşekkür ediyorum. Gazzeli katliamda da aynı kararlılığı gösterdiğiniz için teşekkür ederim. Şehit edilen gazeteci arkadaşlarınızın hatıralarına sahip çıktığınız için teşekkür ediyorum. Filistin halkına karşı bu insani görevimizdir. Vicdanı kurumayan hiç kimse bu vahşete sessiz kalamaz. Bize basın özgürlüğü dersi verenler Filistin topraklarında katledilenlere seslerini çıkarmıyor. Medya ofisleri basılırken, canlı yayında gazeteciler kurşunlanırken, gezi olaylarında Türkiye'ye kamp kuranlardan hiçbir ses çıkmıyor. 150 gazeteciyi katledenler hala basın hürriyetinden bahsedebiliyor. Bunların yaptığı vicdansızlık ve ilkesizliktir. Tarih, zulüm karşısında susanlarla, hakkı ve hakikati haykıranları kaydetmektedir. Filistinli kardeşlerimizi savunurken aslında insanlığı savunuyoruz. "Anadolu Ajansı ve TRT Gazze'de işlenen cinayetleri tüm çıplaklığıyla dünyaya anlattı" Soykırım karşısında üç maymunu oynayanlar alınlarına yapışan kara lekeyi silemeyecek. Anadolu Ajansımız ve TRT'miz sahadaki cesur çalışanlarıyla Gazze'de işlenen cinayetleri tüm çıplaklığıyla dünyaya anlattı. Kimliğine, inancına, kökenine bakmadan zalimin karşında olmayı, mazlumun yanında olmaya devam edeceğiz. Merkez medyamız uzun yıllar ülkemizde vesayet gölgesinde görev yapmaya çalıştı. Türkiye'de ekonomiye ve paraya hükmedenlerin de vesayetiydi. Medyamız çoğu zaman darbeciler namına milleti denetledi, vatandaşa ayar vermeye çalıştı. Basınımızın tek parti dönemindeki durumunu burada konuşmaya bile gerek duymuyorum. 27 Mayıs'ta cuntacıların basın bülteni gibi çıkan gazetelerini şimdi yüzümüz kızararak okuyoruz. Dönemin kalemşörleri darbecileri parlatarak baş tacı etmişlerdir. Türkiye'de kalemini demokrasi karşıtlarına karşı kiralayan kesim hep olagelmiştir. Kandil'deki bölücü canileri 'yere izmarit atmıyorlar' diyerek içlerindeki millet düşmanlığını kustular. Her şeyi yaptılar ama milletten ve demokrasiden yana tavır alamadılar. Bunların tüm terör örgütlerinin yanında saf tuttuklarını gördük. Ama teröre karşı milletimizin yanında olduklarını göremedik. Teröristler cumhuriyet savcımızı kalleşçe şehit ediyor, bunlar teröristlerin sözcülüğünü yapıyor. Kandil'deki terör baronları yerel ve genel siyasetleri dizayn etmeye çalışıyor, bunlar hemen kravatlı teröristlerin sözcülüğünü yapıyor. Şehit edilenleri savunurken ortalıkta yoklar, Diyarbakır Anneleri'ni savunurken ortalıkta yoklar, ama söz konusu bölücü terör örgütü olunca cepheye koşarak en ön safta olmaktan geri kalmıyorlar. "Yerel basına pozitif ayrımcılık" Törende konuşan, Anadolu Yayıncılar Federasyonu Genel Başkanı Sinan Burhan, yeni dönemde Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nın desteğiyle Türkiye Basın Konfederasyonu çalışmalarına başladıklarını, uluslararası düzeyde büyük bir sivil toplum örgütü olma yolunda ilerleyeceklerini söyledi.
Anadolu medyasının Cumhuriyet, demokrasi, ezan ve bayrak olduğunu vurgulayan Burhan, "Gazeteci arkadaşlarımızın yeşil pasaport talebi var. Bu arkadaşlarımız savaşta, depremde, afette görev yapıyorlar. Böyle bir ihtiyaç olduğunu belirtiyorlar. İnşallah bu konuda bir müjde bekliyoruz." dedi.
Kanalların ödediği ücretler konusunda yerel basına pozitif ayrımcılık yapılmasını isteyen Burhan, bakanlıkların yaptığı kamu spotlarının yerel televizyonlarda ücretli yayınlanmasının Anadolu kanallarına büyük destek olacağını söyledi.
Özel sektörde çalışan medya emekçilerinin özlük haklarında sorunlar olduğuna dikkati çeken Burhan, bunların çözümü için destek istedi.
Ödülleri Cumhurbaşkanı Erdoğan verdi…
Konuşmaların ardından medya mensuplarına ödülleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından verildi.
Törende, Altaş TV'den Semra Şimşek'in "Köylü Kızı Semra" programı "Yılın Yerel Belgesel Programı", Haber 61 TV'de yayımlanan "Spor Gündemi" programı ise "Yılın Spor Programı" ödülünü aldı.
"Yılın Yerel Televizyonu" kategorisinde "TV A", "Yılın Yerel Televizyon Yöneticisi" kategorisinde ise Türk Haber kanalından Bahtiyar Ersoy ödüle layık görüldü.
"Yılın Yerel Medya Vefa Ödülü"nün Kanal 26'dan merhum İlhan Yalçın adına Yiğit Can Yalçın'a verildiği törende, "Dayanışma Ödülleri" ise Aksu TV'den Cüneyt Beyit'e, Vuslat Anadolu TV'den Selahattin Bayrak'a, Gözde TV'den Mahmut Hallaç'a, HRT TV'den Ferit Şahin'e takdim edildi.
Törende, Yılın Yerel Radyosu Ödülü'ne Tempo FM, Yılın Yerel Radyo Yöneticisi Ödülü'ne Gün FM'den Fadime Akar, Yılın Yerel Gazetesi Ödülüne Lider Gazetesi, Yılın Yerel Gazete Yöneticisi Ödülü'ne ise Tarık Yılmaz layık görüldü. Esra Gezginci, NTV'de yayınlanan "Esrarengiz İstanbul" programıyla da "Yılın Kültür Sanat Programı" ödülüne layık görüldü.
Anadolu medyasının Cumhuriyet, demokrasi, ezan ve bayrak olduğunu vurgulayan Burhan, "Gazeteci arkadaşlarımızın yeşil pasaport talebi var. Bu arkadaşlarımız savaşta, depremde, afette görev yapıyorlar. Böyle bir ihtiyaç olduğunu belirtiyorlar. İnşallah bu konuda bir müjde bekliyoruz." dedi.
Kanalların ödediği ücretler konusunda yerel basına pozitif ayrımcılık yapılmasını isteyen Burhan, bakanlıkların yaptığı kamu spotlarının yerel televizyonlarda ücretli yayınlanmasının Anadolu kanallarına büyük destek olacağını söyledi.
Özel sektörde çalışan medya emekçilerinin özlük haklarında sorunlar olduğuna dikkati çeken Burhan, bunların çözümü için destek istedi.
Ödülleri Cumhurbaşkanı Erdoğan verdi…
Konuşmaların ardından medya mensuplarına ödülleri, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından verildi.
Törende, Altaş TV'den Semra Şimşek'in "Köylü Kızı Semra" programı "Yılın Yerel Belgesel Programı", Haber 61 TV'de yayımlanan "Spor Gündemi" programı ise "Yılın Spor Programı" ödülünü aldı.
"Yılın Yerel Televizyonu" kategorisinde "TV A", "Yılın Yerel Televizyon Yöneticisi" kategorisinde ise Türk Haber kanalından Bahtiyar Ersoy ödüle layık görüldü.
"Yılın Yerel Medya Vefa Ödülü"nün Kanal 26'dan merhum İlhan Yalçın adına Yiğit Can Yalçın'a verildiği törende, "Dayanışma Ödülleri" ise Aksu TV'den Cüneyt Beyit'e, Vuslat Anadolu TV'den Selahattin Bayrak'a, Gözde TV'den Mahmut Hallaç'a, HRT TV'den Ferit Şahin'e takdim edildi.
Törende, Yılın Yerel Radyosu Ödülü'ne Tempo FM, Yılın Yerel Radyo Yöneticisi Ödülü'ne Gün FM'den Fadime Akar, Yılın Yerel Gazetesi Ödülüne Lider Gazetesi, Yılın Yerel Gazete Yöneticisi Ödülü'ne ise Tarık Yılmaz layık görüldü. Esra Gezginci, NTV'de yayınlanan "Esrarengiz İstanbul" programıyla da "Yılın Kültür Sanat Programı" ödülüne layık görüldü.